Özellikle bu yıl Konya’da ciddi bir kuraklık baş gösterdi. Normalde her sene kış mevsimlerini bol kar yağışlı ve soğuk geçirirdik. Ama bu yıl kış mevsiminde baharı yaşadık…

Bu kış ne kar ne yağmur ne de soğuk yüzü gördük. Böyle olunca yaşanan kuraklığın üzerine Konya ve çevre ilçelerde eller yağmur duası için açıldı.

Yapılan dualardan sonra gökten adeta bir rahmet yağdı ve Konya biraz olsun bereket yaşadı. Ama adama demezler mi; “Sen doğayı, suyu koruma, orman yangınlarına neden ol, atmosferi del, sonra da yağmur duasına çık! Bu nasıl bir çelişki???

Allah ne demiş, önce tevekkül sonra dua.

Bir sınava girdiğinizi düşünün ve hiç çalışmadınız. Ama Allah’a 100 almak için dua ediyorsunuz. Kusura bakmayın ama Konyalılar da bu örneğin ta kendisi. Ya şehirde temiz hava yok, yeşillik yok, ağaç yok. Bir de duaya çıkıyorlar.

Olaya en başından bakalım. Eğer insanoğlu düzgün yaşasaydı, suyu değerini bilerek kullansaydı, şehrin ortasına sanayi ve fabrika kurmasaydı, atmosferi delmeyip doğaya iyi baksaydı sizce yağmur duasına gerek kalır mıydı?

Ama maalesef insanoğlu işte… İş işten geçtikten sonra Müslüman olduğumuz aklımıza geliyor. Müslümanlık sadece dua etmekle olmaz. Şeklen ve fiilin de Müslüman olmanız gerekir.

Bir dua vardır;

“Allah’ım! Sana teslim oldum, sana inandım, sana güvendim. Yüzümü, gönlümü sana çevirdim, senin yardımınla düşmanlara karşı mücadele ettim. Kitabın ile hükmettim. Şimdiye kadar yaptığım, bundan sonra yapacağım, gizlediğim, açığa vurduğum ve senin benden daha iyi bildiğin günahlarımı affeyle! Öne geçiren de sen, geride bırakan da sensin. Senden başka ilâh yoktur.” (Buhârî, Teheccüd 1, Daavât 10, Tevhîd 8, 24; 35)

Bu dua hayatta hiçbir önlem almamış Müslümanın duası değildir.

Tevekkül; bir kimsenin bir olay karşısında elinden geleni yaptıktan sonra Allah'a kayıtsız, şartsız teslim olması ve kaderine razı gelmesidir.

Tevekkül etmek Allah’a güvenmenin temelini oluşturur. Bir işin yapılması konusunda kişi elinden gelen bütün gayretleri gösterir ve bundan sonrasını da Allah’a bırakır. Şu da önemli bir gerçektir ki kişi, herhangi bir çaba göstermeden tevekkül etmeye çalışırsa bu işlemin gerçekleşmeme olasılığı mümkündür. Tevekkül etmede çaba oldukça önemli bir unsurdur.

Bir hadiste ise şöyle geçer; Hz. Ömer’in naklettiğine göre, Resûlullah (sallallahu aleyhi vessellem) şöyle buyurmuştur: “Eğer siz gereği gibi Allah’a tevekkül etmiş olsaydınız, tıpkı sabahleyin kursakları boş olarak çıkıp (akşam) doymuş bir şekilde dönen kuşların rızıklandırıldığı gibi sizler de rızıklandırılırdınız.” (Tirmizî, Zühd, 33; İbn Mâce, Zühd,14)

Ama bizler hiçbir önlem almıyoruz ve sonrasında yağmur duası ediyoruz.

Edelim bakalım. Sonu hayrolsun…