Konya’nın başarılı iş adamlarından Helvacızade Yönetim Kurulu Başkanı Tahir Büyükhelvacıgil ile hayat hikayesini konuştuk. İş dünyasında ve sivil toplumda önemli görevler üstlenen Tahir Büyükhelvacıgil, genç yaşta başladığı ticaret hayatında sadece iş dünyasına değil, toplumsal faydaya da büyük katkılar sağladı. Büyükhelvacıgil, gençlere en büyük tavsiyesinin çalışkanlık, azim ve doğru insanlarla birlikte hareket etmek olduğunu vurgulayarak, "Gençliğin kıymetini bilip çok çalışmak lazım. O yılları boş geçirmek, geleceğe yapılan en büyük haksızlıklardan biridir" dedi.
‘6 YAŞINDAN BU YANA HAYATIN İÇERİSİNDEYİM’
6 yaşından bu yana hayatın içerisinde olduğunu ve babası merhum Kadir Büyükhelvacıgil’den çok şey öğrendiğini anlatan Tahir Büyükhelvacıgil, “6 yaşından bu yana hayatın içerisindeyim. Elhamdülillah rahmetli babacığım bizlere çok şey öğretti. Hayatım hep çalışma ile geçti. Bu çalışma esnasında hayatı öğrendik. Küçük yaşlarda dükkana gelmekle birlikte. Büyük küçük saygı sevgi öğrendik. Allah herkesle çok güzel bir diyalog nasip etti. Hakkı üstün tutarak rabbimizin rızasında Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (sav)’nin Sünnet-i Seniyyesi’nden ayrılmadan elimizden geldiği kadar, rabbimize hamdolsun düzgün bir hayatı içinde yönetti rabbimiz. Yolumuzu öyle çizdi. Daha sonra okul hayatımız oldu.
Üniversite eğitimizi tamamladık. Hayatımız hep dükkanda geçti. Üniversite yıllarımızda sabah okula gittik ardından dükkana geldik. Onun ardından babamızla eve giderdik. Bazen babama “bizi çok çalıştırdın” diye takılsam da bugünü anne ve babamıza borçlu olduğumuzun farkındayım ve kendilerine bir kez daha teşekkür ediyorum. Anne ve babamızın vizyonumuzun gelişmesine verdikleri destek, yurtdışı seyahatlerimiz, eğitimimiz, iş hayatında olmamız hepsi birleşerek büyük bir güç oluşturdu” dedi.
‘ÜLKEMİZE, İNSANIMIZA HEP GÜZELLİKLER ARMAĞAN ETTİK’
Çalışma hayatı boyunca da kurum olarak üniversite-sanayi işbirliğinde alanında lider kurum olduklarını belirten Tahir Büyükhelvacıgil sözlerine şöyle devam etti, “80’li yılların sonlarına geldiğimizde gıda toptancılığı işimizde Türkiye çapında söz sahibi olmuştuk. Konya'da dünya çapında bir yağ tesisi kurmak için temellerimizi attık. Biz inşaata devam ederken herkes bize deli gözüyle baktı, ‘Konya'nın ortasında yağ fabrikası mı olur, un fabrikası açsaydınız ya’ dediler.
Fakat o dönemlerde biz yapılmamışı yapmak, toplumun bir eksiğini yüksek standartlarda gidermek istiyorduk. Bunu başarabilmek ve beklentileri boşa çıkartmamış olmak bize büyük gurur veriyor. Çalışma hayatımız boyunca da kurum olarak üniversite-sanayi işbirliğinde alanımızda lider kurum olduk. Yaptığımız çalışmalar Türkiye’nin sağlık alanında ilk markası Zade Vital’ buluşturduk. Asla bir göreve talip olmadık, ‘Bize lazımsınız, buraya gelin’ denildiğinde de verilen her görevi başarı ile sonuca götürdük.”
‘HAYATIMI İNSANLARA NASIL FAYDALI OLURUZ DÜSTURUYLA GEÇİRDİM’
Tahir Büyükhelvacıgil genç yaşta başladığı ticaret hayatında sadece iş dünyasına değil, aynı zamanda toplumsal faydaya da büyük katkılar sağladı. 1986 yılında Konya Ticaret Odası’nın en genç meclis üyesi olarak seçilen Büyükhelvacıgil, o dönemde attığı adımlarla ilerleyen yıllarda Türkiye’nin önemli sivil toplum kuruluşlarında aktif roller üstlendi.
Büyükhelvacıgil, “1986 yılında Konya Ticaret Odası’nın (KTO) en genç meclis üyesi oldum. 1986 yılında başlayan süreç MÜSİAD’ın kurucu başkanvekilliği, Türkiye’de MÜSİAD’ın kuruluşunda olan 20-30 üyesinden biri oldum. MÜSİAD Konya’nın Konya’da kurulduğu ilk dönemde görev yapan isimler o kadar fedakar çalıştı ki insanların o aşkı çalışmasını hatırlıyorum. İnsanların dünya için bir derdi yoktu. Biz bu camiada iş aleminin birlikteliğini ve beraberliğini nasıl sağlarız, zerre dünya menfaatsiz nasıl birbirimize faydalı oluruz, böyle bir aşkla vakıf olmuştuk resmen. Öyle çalışıldı. 8 Aralık 1992 tarihinde Dr. Mehmet Hulusi Baybal başkanlığında kurulan Büyük Selçuklu Kültür ve Eğitim Vakfı’nda Dr. Mehmet Hulusi Baybal abinin vefatının ardından vakfın başkanlığını yürüttüm. Vakıf başkanlığı döneminde merhum Dr. Mehmet Hulusi Baybal abinin açtığı yolda yürümeye çalışarak hizmetlerde bulunmaya gayret ettik. Konya’ya Özel Armağan Koleji’ni kazandırdık. Vakıf hayatımız hep devam etti. Hiç kopmadık. Konya’da müftü hocalarımız ile birlikte Türkiye Diyanet Vakfı’nda görev yaptım.
Hayatımızı dolu dolu insanlara nasıl faydaları oluruz, onların hayatını nasıl geliştiririz ile sürdürmeye çalıştık. Babacığımın çok güzel iletişimi vardı. Düğünler o zaman sabah 8:00’de başlar 12:00’da biterdi. Biz sabah 8:00’de kalkar babam rahmetli davetiyeleri alır bizlerle paylaştırır ve bütün düğünlere giderdik. Cenazeleri de ihmal etmezdi ve bizim de gitmemizi söylerdi. Hep hayatın içinde olduk. Bu şehir ve bu şehrin insanı çok güzel. Bu şehirde olmaktan mutluyuz. Konya vakıfları ile hayır kurumları ile hep herkesin yanında oldu. Cenab-ı Allah'ın kullarına lütfettiği nimetleri başkalarını da vermemizi sağladı” ifadelerini kullandı.
‘GENÇLİĞİM KIYMETİNİ BİLİP ÇOK ÇALIŞMAK LAZIM’
İş dünyasında ve vakıf hizmetlerinde yıllarını geçiren Tahir Büyükhelvacıgil, gençlere en büyük tavsiyesinin çalışkanlık ve azim olduğunu söyledi. Büyükhelvacıgil, “Gençlere söyleyeceğim, arkadaş insanı vezir de eder rezil de. Gençler arkadaşlarını iyi seçmeliler. İnsanlar mis gibi insanlarla olursa hep mis kokarlar. Gençlerimiz ile umut doluyuz. Gençlerin çevresi çok iyi olmalı ve çok kitap okumaları lazım. Gençliğim kıymetini bilip çok çalışmak lazım. Özellikle üniversite okuyan gençlerin birinci sınıftan itibaren kendi alanları ile ilgili çalışmaları oldukça önemli. Gençliğin kıymetini bilmek lazım. İnsan hayatının en verimli, en üretken dönemi gençlik yıllarıdır. O yılları boş geçirmek, geleceğe yapılan en büyük haksızlıklardan biridir. Çok çalışmak, disiplinli olmak ve faydalı işler yapmak hayatın her alanında insanı bir adım öne taşır. Ama en önemlisi, bu çalışmaları yalnızca kişisel çıkar için değil, topluma katkı sağlamak amacıyla yapmaktır. Gençlerimizin bunu erken yaşta kavraması, onların gelecekte başarılı ve saygın bireyler olmalarını sağlar. Bugün yaptığınız her yatırım, ileride karşınıza fırsat olarak çıkacaktır. Bilgiye ulaşmanın bu kadar kolay olduğu bir çağda, sürekli öğrenmek, kendini geliştirmek ve çalışkan olmak başarıya giden yolda en büyük anahtardır. Gençlerimiz umudumuz ve geleceğimiz” şeklinde konuştu.