TBMM Genel Kurulunda CHP, yanlış Suriye ve sığınmacı politikalarının Türkiye’de neden olduğu toplumsal sorunların araştırılmasına ilişkin önerge verdi. CHP İstanbul Milletvekili Yunus Emre, yanlış Suriye politikasının, yanlış Orta Doğu politikasının Türkiye’nin gündemine getirdiği ağır sorunlarla, toplumsal sorunlarla karşı karşıya bulunduklarını belirterek, "Bir de böyle bir ortamda bugün Dışişleri Bakanlığı tarafından yayınlanan bir açıklamayla karşılaştık. Dışişleri Bakanlığımızın mensuplarının, Türk Dışişleri camiasının üyelerinin bu açıklamayı, böyle bir metni yazabileceğini kesinlikle düşünmüyorum; Sayın Bakanın ve tabii, belki kendisinin Bakanlığa getirdiği arkadaşlarının kaleminden çıkmış bir metin olabilir. Şöyle deniyor metinde: ‘Tüm bu gerçekleri görmezden gelerek, salt siyasi rant amacıyla mesnetsiz ithamlarda bulunan kesimlerin, bölgemize nüfuz etmeye çalışan egemen güçlerin vekilleri hâline geldikleri de gözden kaçırılmamalıdır’. Bu ‘egemen güçlerin vekilleri’ ifadesinin üzerine gerçekten gitmek lazım.” ifadelerini kullandı.
Saadet Partisi İstanbul Milletvekili Mustafa Kaya ise, Suriye meselesinin Cumhuriyet tarihinin en büyük güvenlik meselesi ve sadece Türkiye’nin Suriye’yle olan ilişkilerini değil; Amerika’yla, Rusya’yla, İran’la, Irak’la olan bütün ilişkilerini kökünden etkilediğini belirtti.

Bakan Kurum'un ilk durağı belli oldu Bakan Kurum'un ilk durağı belli oldu

'ONLARI TUTMAK İSTEYEN GÜÇ KİM'
İYİ Parti İstanbul Milletvekili Nimet Özdemir de, Kayseri’de yaşanan olayların ardından Suriye'de Türk bayrağına, askere ve yardım tırlarına yapılan saldırıların, Türkiye'de sığınmacı olarak misafir edilen insanların bizimle kardeşlik bağlarının olmadığını bir kez daha gösterdiğini belirterek, "Sığınmacı konusu dindarlık, ensar, muhacir söylemleriyle geçiştirilemez. Aynı dine mensup olmamız, farklı kültürlerin insanları olduğumuz gerçeğini de asla ortadan kaldırmaz. Uygulanan politikalar nedeniyle neler yaşıyoruz, askerimize, bayrağımıza yapılanlar ortada. Yarın ne olacak belli değil arkadaşlar. Soruyorum sizlere: Kimdir bunun sorumlusu? Bu iş nasıl çözülecek? Daha ne olması gerekiyor ki sığınmacıları göndermek için bekliyoruz? Onları burada tutmak isteyen güç kim? Elinizi bağlayan ne? Millet açıklama bekliyor. Bu iş için Avrupa'dan, oradan buradan aldığınız para neyse lütfen sığınmacıları göndermek için harcayın” diye konuştu.
DEM Parti Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, 'gönderilsin' demekle konunun çözülemeyeceğine işaret ederek, “Türkiye iki üç gündür 6-7 Eylül 1955 olaylarının bir benzerini yaşıyor ya, görmüyor musunuz? Kayseri’de başladı olaylar -Gaziantep, Reyhanlı- utanç verici görüntüler var. 'Durun, etmeyin, eylemeyin.' dedik. Kayseri’de 70 bin kişi etkilendi, 21 dükkan yakıldı, insanlar evlerinden çıkamıyor ya. Yani çocuklar, kadınlar, yaşlılar, hastalar evlerinden çıkamıyor, perişan durumda; kimsenin umurunda değil. 'Gönderilsin de gönderilsin.' Esas olan insan haklarıdır arkadaşlar. Biz insan hakları savunucuları Kürt, Türk, Müslüman, Hristiyan, şu bu ayırt etmeyiz; insanın hakkını öne çıkarırız” şeklinde konuştu.
AK Parti Antalya Milletvekili Atay Uslu, Suriyeli konusunun siyasi rant konusu haline getirildiğini söyleyerek, “Bu nefret söylemi, ırkçılık Avrupa'da yükseldi maalesef Türkiye'ye de sirayet etti. Oysa bu alan bizim kodlarımızda yoktur, olmaması gerekir. Nefret söylemi insanları düşmanlaştıran söylem; bu, bizim medeniyetimize yakışmaz. Bizim sığınmacılarla ilgili politikamız nettir arkadaşlar, göç politikamız nettir. Bir kere düzensiz göçle ilgili mücadelemizi devam ettiririz, sınırlarımızı devam ettiririz, sınır dışı süreçleri de devam ettiriyoruz. İkincisi, sığınma konusu, göç konusu dünyanın konusudur. Dünyada 350 milyondan fazla göçmen var. Bunlarla ilgili de bizim sığınmacılarla ilgili çözümümüz şudur: Kaynak ülke sorunları halledildikten sonra sığınmacıların kendi ülkesindeki yaşamalarına devam etmesidir, gönüllü bir şekilde geri dönüş süreçlerinin sürdürülmesidir” ifadelerini kullandı.

Kaynak: İHA