ON İKİ YILLIK EĞİTİMİN TOPLUM ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ

Abone Ol

Ülkelerin kalkınmışlık düzeyleri eğitimli insan varlığına göre değerlendirilmektedir. Ülkemizde de eğitimli insan sayısını artırmak amacı ile 1997 yılında 4+4 zorunlu eğitim daha sonra 2012 yılında 4+4+4 olmak üzere 12 yıllık zorunlu eğitim öğretim yapılmaya başlandı. 2023-2024 Eğitim öğretimin sonuna geldiğimiz bugünlerde okulda eğitim görmesi gereken öğrencileri okul yerine parklarda görmekteyim. Kendileri ile konuştuğumda okulda eğitim görmek istemediklerini, kendilerini hapse kapatılmış hissettiklerini, bazıları ise çalışıp meslek sahibi olmak istediklerini belirtti.

Elbette zorunlu ve ücretsiz eğitim gerekli bir durumdur. Devlet;, toplum kurallarına saygılı, iyi vatandaş yetiştirmeyi okullarda kazandırır. Çoğu zaman bu amacına ulaşır bazen de devletin amacına ulaşamadığı, zorunlu eğitimden geçenlerin sistemi baltaladığı, yıkmaya çalıştıkları görülür.

Ortaokul ve lisede görev yapan meslektaşlarımla görüştüğüm zaman okumak istemeyen, güdülenme düzeyi düşük olan, sınıfta sürekli uyuklayan ya da disiplin sorunu oluşturan öğrencilerin kendi aralarında gruplar oluşturduğunu belirttiler. Bu öğrencilerin birbirini olumsuz etkileyerek kötü alışkanlıklar edindiklerini belirttiler. Ayrıca bu öğrencilerin yaptığı davranışlar sebebiyle, öğrenme isteği olan öğrencilerin eğitim hakkının elinden alındığını, derslerin verimli geçmediğini de belirttiler.

Evimin parkın yakınında olması nedeniyle parka gelen öğrencileri sık sık gözlemliyor, onlarla konuşma fırsatları buluyorum. Parkta küçük yaşlardaki bu çocukların ağızlarından çıkan kötü sözleri duydukça çok üzülüyorum. Her geçen gün sayıları artan  ve gece yarılarına kadar parklarda gezen bu çocuklar bizim evlatlarımız. Bu evlatlarımızı bu şekilde zorla okulda tutarak değil; özellikle akademik başarı yönünden zorluk yaşayan evlatlarımızı sanayide iyi ustaların yanına yerleştirmek sureti ile hem iyi bir eğitim almaları hem de meslek öğrenmeleri sağlanabilir. Mesleki eğitimde görev yapan öğretmen arkadaşlarla görüştüğümde sanayide ara eleman eksiğinin her yıl arttığını, yabancı uyruklu elemanların sanayide çalıştığını ve bu şekilde devam ederse Türk esnafın kalmayacağını belirttiler. Çıraklık okullarının iyi değerlendirilmesi halinde ara eleman sıkıntısının da çözüleceğini belirttiler. 12 yıllık zorunlu eğitim üniversitede okuyan öğrenci sayısını artırmış, diplomalı çok sayıda işsiz oluşmuş ve eğitim sorunlu hale dönüşmüştür. Okullarda şiddet artmış, öğretmenler öğrencilerin yanlış davranışlarını kontrol edemez hale gelmiştir.

Sonuç olarak Sınıflarda kalma yeniden getirilmelidir. 12 yıllık zorunlu eğitim yeniden planlanmalı; ortaokul düzeyinde iken öğrenciler akademik, psikomotor ve sportif başarılarına göre yönlendirilmelidir. Lise zorunlu olmaktan çıkarılıp mesleki ve teknik okulların etkinliği artırılmalıdır. Velilere de bu konuda bilgiler verilmelidir. UNUTMAYALIM BU ÇOCUKLAR BİZİM GELECEĞİMİZ.